Teknoloji geliştikçe ve internet en mahrem anlarımızı bile ele geçirdikçe yepyeni jargonlarımız, çok havalı hayat tarzlarımız oluyor. İnternetin yarattığı algımızı değiştiren, yeni kavramlardan daha önce biraz bahsetmiştim. Mesela Dijital Kıskançlık, Dijital Mutsuzluk ve Smiley‘ler. Tüm bunlara ek bir de şöyle örneklerimiz var: FWD e-postalar, 18 dakikalık Power Point sunumları (TED), komik bebek ve  kedi videoları, İsmail YK ve Facebook şarkısı, sosyal medya ünlüleri, 140 karakterde pazarlama yapmak, profesyonel Facebook profil fotoğrafçıları…

Çoğaltılabilecek bu örnekler gösteriyor ki hayatımızın her anını ele geçiren sosyal internet ile yeni yetenekler de su yüzüne çıkıyor. 9GAG’ı hemen hepiniz takip ediyorsunuzdur – ki ben oradakilere gülerken ölen ilk insan olabilirim – o zaman biliyorsunuzdur, çok ünlü “meme”ler var. Mesela “success kid”, “like a boss” gibi… Bu internet meme’leri değişken, dönem dönem popüler olanları var. Araştırmak için sizi knowyourmeme.com’a davet ediyorum.

Eğer siz de benim gibi internet freak iseniz fark etmişsinizdir, bazı sanal dostlarımız videolardan parçalar kesip remixler hazırlıyorlar. Mesela bir çizgi film kahramanının “excuse me” deyişinin farklı görüntülerden kesilip tek bir video haline getirilmesi gibi…

Kabul ediyorum bu epey sinir bozucu. Ama hepsi böyle değil. Supercut teriminin babası, Wired yazarlarından Andy Baio. Baio, İlk defa 2008 yılında kullanmış bu deyimi. Ve akabinde birçok destekçisi ile birlikte video remix alanına epey katkıda bulunmuş. Supercut, aslında tamamen obsesif kompulsif bir durum bence O_o. Tek tek videoları izleyeceksin, sonra orada bulunan içerikleri kesip biriktireceksin, ardından onları birleştireceksin falan. Benim gibi sıkıntılı insanlar için zor. İki gündür 2.5 gb’lık dosyayı küçültemeyen ben, video editleme ve montajla uğraşsam sanırım saçlarımı dökerim. Gerçi ben işi bilmiyormuşum, Adobe Premiere Pro ile çok kolaymış, Can çözdü gibi :)

Olay yine doğru programlarla çalışmanın her şeyi mümkün hale getirdiğine geliyor. Supercut’ı ise mümkün yapan 3 teknoloji var: YouTube gibi video sitelerindeki büyük izleyici kitlesi ve video arşivi, video editlemeyi kolaylaştıran Adobe Premiere Pro gibi programlar ve anahtar kelimeler. Andy Bario bu video montaj işine sardığından beri her supercut’ı kendi blogundaki 2008 tarihli yazının altına eklemiş. Şuradan ulaşabilirsiniz:Fanboy Supercuts, Obsessive Video Montages Dikkat ederseniz Bario’nun hazırladığı 150′den fazla supercut var. Adam obsesif beyler :)

Bu yılın başlarında Andy, New Yorklu sanatçı Michael Bell Smith ile çalışmaya başlamış ve hazırladığı tüm videoları düzenleyip arşivleyerek 1 Kasım’da açtığı Supercut.org adresinde sergilemeye başlamış. Sadece eğlenmek için bile bu bloga siteye uğrayabilir ya da kendi supercut’larınızı Andy’ye ulaştırabilirsiniz. Kaldı ki amaç sadece eğlenmek değil. “Olacak O Kadar” zamanlarını hatırlayanlar hicivi yakinen bilir, Andy’nin hazırladığı videolarda da benzerleri mevcut. Politik eleştiri tadındaki bu gülerken düşündüren çalışmalardan seçmecelere Amerikan Başkanı Obama, Alaska Valisi Sarah Palin gibi siyasi dünyanın önde gelenleri verilebilir.

Her şey süper de bu videoları kim izliyor derseniz, Andy onu da düşünmüş, gitmiş Amazon Mechanical Turk ile çalışmış, videolarını analiz ettirmiş. 146 supercut kullanarak yapılan incelemede bir supercut’ın ortalama 82 parçadan oluştuğu, videoların %25′inde 100, %5′inde ise 300′den fazla video parçası bulunmuş.

Bu videoları Andy tek başına yapmadığı için katkıda bulunanların karakter analizi de yapılmış. Araştırmaya göre supercut’ları yapanların %73′ü hayran, %28′si eleştirenmiş.

Supercut’lar hakkında çok daha detaylı bilgi almak isterseniz sizi Tom McCormack’ın 25 Nisan’da yazdığı “Compilation Nation: The history and the rise of the supercut” adlı makaleyi okumaya davet ederim.

İyi pazarlar,